Arama için buraya yazın...

GENEL BAŞLIKLAR

Sunday, 12 November 2017

Ve Açış Hoşgörü ile Yapılır...




بِسْمِ اللّهِ الرَّحْمَنِ الرَّحِيمِ
bismillaahir raHmanir raHiimi

Hoşgörü_Erki Hoşgören Allah'ın adı ile


الْحَمْدُ للّهِ رَبِّ
الْعَالَمِينَ
alHamdulillaahi rabbil eaalamiina

Övgü Bilinenlerin egemeni Allah'ın 


الرَّحْمنِ الرَّحِيم
arraHmanir raHiim 

 Hoşgörü_Erki Hoşgörenin

مَلِكِ يَوْمِ الدِّينِ
maliki yavmid diini

İnanç gününün iyesinin (varlık sahibi)

إِيَّاكَ نَعْبُدُ وإِيَّاكَ نَسْتَعِينُ
'iyyaaka naebudu 
va 'iyyaaka nastaeiyn

seninle kul_oluyoruzdur 
ve seninle tek_olmayı_istiyoruzdur


اهدِنَا الصِّرَاطَ المُستَقِيمَ
ihdinaaS SiraaTal mustaKiym

yön_ver bize Kılınması_istenen Yola


صِرَاطَ الَّذِينَ أَنعَمتَ عَلَيهِمْ غَيرِ المَغضُوبِ 
عَلَيهِمْ وَلاَ الضَّالِّينَ
SıraaTalladiina 'aneamta ealayhim 
gayril magDuubi ealayhim ve laaD Daalliina

yola ki_onlara kolaylaştırdın üzerlerine, 
Kızılan dışındakiler üzerine ve Sapmayanlara 

al-faatiHa_t:Açış (1:1-6)

1. Hoşgörü_Erki Hoşgören Allah’ın adı ile
2. övgü Bilinenler'e egemen Allah'ın
3. Hoşgörü_Erki Hoşgören'in
4. İnanç gününün iyesinin
4. seninle kul_oluyoruzdur ve seninle tek_olmayı_istiyoruzdur
5. yön_ver bize Kılınması_istenen Yola,
6. yolu ki_onlara kolaylaştırdın üzerlerine, Kızılan dışındakiler üzerine ve Sapmayanlara.


Öncelikle belirtmek isterim ki bu çeviri her bir harfi dikkate alarak ve sözcüklerin Türkçe karşılıklarını elimizden geldiğince özenle seçerek yapılmıştır. Türkçe okuyunca basit gibi görünebilir ancak sözcüklerin içerisine girmeye ve düşünmeye başladığımızda ve sözcüklerin derin anlamlarına uzandığınızda farklı kapıların açıldığını görüyoruz.

Okudukca ve anladıkca bir anahtar sahibi oluyoruz. Bu anahtarların her biri bizim içsel yolculuğunuzda bir kapıyı açıyor. İçsel yolculuk diyoruz çünkü inancın temeli kişinin kendisi ile ilgilidir, inancımızı hepimiz içimizde yaşıyoruz. Kimse içimizden geçenleri bilmiyor; bizden ve Allah’tan başka. Yaptığımız küçük hesapları, hileleri, yada iyi düşünce, barış ve hoşgörüyü... İşte sadece bu nedenledir ki insanı sadece Allah yargılayabilir.

Okuduklarımızı derin derin düşünebilir, okunanın ötesine bakabilir ve zamanla değişen çıkarımlarda bulunabiliriz. Onun içindir ki burada yapmaya çalıştığımız Kuran çevirisinin birebir olması sağlamaktır. İstenir ki insanlar başkalarının yorumuna ve kavrayışına ihtiyaç duymasınlar ve  kavrayışlarında özgürleşsinler. 

Benim inanç yolculuğum da yukarıdaki Açış Suresi ile yeniden başladı. Sizlere de iyi yolculuklar dilerim.




Friday, 3 November 2017

“Elhamdülillah”

Bugün tüm islam aleminin çokca kullandığı ‘ لِلّٰهِالْحَمْدُ:alHamdulillaah:Elhamdulillah’ sözleminin anlamını açıklayacağız. Biz daha çok ‘Allah’a şükürler olsun’ yerine kullansak da aslında anlamı daha derindir. Bu anlamı kavrayabilmek için öncelikle bu sözlemi açmamız gerekli. ‘çeviri altyapısı’ derlememizde bahsettiğimiz gibi Kur’an arapça olarak, ancak, okunduğu gibi yazılmıştır.

‘alHamdulillaah’ Kur’an içerisinde al-faatiHa, al-an’aam, al-kahf, sabae, faaTr surelerinde geçmektedir. Açılış suresi olan al-faatiHa suresinin (1:1) de ilk ayeti içinde yer alır.  

‘alHamdulillaah’ aslında üç sözcükten oluşmuştur ve yazılışı şu şekilde olmalıdır.
‘al-Hamdu li allaahi’
Hamd: övgü, yüceltme demektir
li: için, -a
allaah:al-ilaah:ilaah: tanrı

al-: belirli adlar için kullanılır
-u : yalın hal eki
-i : belirli nesnel durum eki

al-Hamdu li al-ilaahi: (o) tanrı için(dir) (o) övgü ’
Burada övgü belirlidir ve tanrı belirlidir. Tanrının belirli olması O’nun bilinirliğini, gösterir. Övgünün belirli ad durumunda olması ise övgünün bilinirliği ile açıklanabilir. Yani birisi sizi överken yada siz övünürken bildiğiniz övgüdür bu. İşte bu durumda övgü belirli durum eki alır çünkü konusu edilen övgü her iki kişiye de bilinmektedir.

Bu durumda 'Allah için(dir) (o) övgü' yada 'Allah'a(dır) övgü' sözleminin böyle bir yazımda kullanılması herkesce bilinen 'övgü'nün konu edilmesi demektir. Yani alında 'övmek', 'övülmek' ve 'övünmek' 'övgü' eylemleri olduğundan işte aslında bunlardır konu edilmek istenen.  Peki ne demek isteniyor? Bence söylenmek istenen gayet açık, 'siz boşuna övünmeyin sahip olduklarınız ile, yaptıklarınız ile, varlığınız ile çünkü sizleri var eden benim!'

Şimdi oturalım ve düşünelim. Allah’ın, biz insanlara göndermiş olduğu kitabı Kur’an-ı Kerim içerisinde ilk söylediği öğüdü tutuyor muyuz? Övüyor muyuz insanları, büyüklerimizi, küçüklerimizi, iyi iş yapanları, güzel olanları, varlıklı olanları, yetenekli olanları, akıllı olanları, sevimli olanları, kendimize üstün gördüklerimizi, annemizi, babamızı, çocuklarımızı, Allah’ın kullarını ve hatta Peygamberimizi..?

Övmeyi bırakalım, Allaha'dır övgü!

Daha da kötüsü övünüyor muyuz iyi yaptığımızda, güzel olduğumuzda, başarıya ulaştığımızda, lider olduğumuzda, arkadaş olduğumuzda, galip olduğumuzda, varlık sahibi olduğumuzda, çocuk sahibi olduğumuzda, gururlandığımızda..? Allah’ın bize verdikleri ile övünüyor muyuz?

Övünmeyi bırakalım, Allah içindir övgü !

Öyle değil mi ya, 
sen bırak da seni yaratan övünsün önce 
yaptıkların ile, 
daha bilmiyorsun yaptıkların 
O'na değer mi bile!

Gördüğümüz her güzellikte ve her başarıda, her mutlulukda, ve hatta hüzünde; ve her canlıyı anarken ve onlar doğarlen ve hatta ölürken; her galibiyette, her varlıkda ve hatta yoklukda; her azıkda ve bir yudum suda ve hatta yoklukda... sadece seni överim Allah’ım, sadece sana şükrederim Allah’ım.


‘Elhamdulillah müslümanım’ derken de bu anlamı hatırlayarak söylemek dileği ile... 

Beğenilenler